Showing posts with label traveled and found. Show all posts
Showing posts with label traveled and found. Show all posts

Saturday, 4 October 2008

London Markets

Saturday, 28 June 2008

100 things you must eat/drink in Istanbul!

Last summer Ahmed and I were in Istanbul. One Sunday morning, we decided to have a traditional Turkish breakfast by Bosphorus and did some search online. I found this list and knew most of the places. Well, I will translate very soon, but for my Turkish speaking friends i am posting now. I would love to give credit to person who wrote this list, but not a clue on the identity ! Whoever you are GOD BLESS YOU...

İstanbulda bu 100 seyi mutlaka yemeli / içmelisiniz.
1. Baylan'ın kup griyesi: Yıllardır bilinen spesiyal: Vanilya,yanmış karamel, balkaymaklı dondurma üzerine ufalanmış ceviz ve fındık taneciklerinin dayanılmaz birlikteliğinden oluşur.İnsanın tarif ederken soluğu Kadıköy'de alıp, kupun içine gömülesi geliyor.
2. Hünkar'ın ayvalı yahnisi: Tereyağında çevrilmiş iri ayva parçaları kuzu etiyle bir arada pişirilip tarçınla lezzetlendiriliyor. Ve son dokunuş bir kaşık pekmezle gerçekleştiriliyor.
3. Bulgar'ın kaymağı: Beşiktaş'taki salaş Bulgar'ı bilen bilir ama bohem burjuvaların zihninde yer etmesi Wallpaper dergisine çıkmasıyla olmuştur! Balkaymaklı, taze yumurtalı, çıtır ekmekli kahvaltısı ilkel ama bir o kadar da lezzetlidir.
4. Emek Cafe'nin sahanda yumurtası: Deniz kenarında, masanıza konan serçelerle birlikte kahvaltı keyfi gibisi yoktur. Sahanda yumurtasıve karışık menemeni içinizdeki ekmek banma hissini körükler.
5. Üsküdar Kanaat Lokantası'nın tencere yemekleri: Çoban kavurması,saç kavurması, kuru fasulyesi, nadir bulunacak lezzettedir. Ekmek kadayıfı da pek meşhurdur.
6. Yaşar Usta'nın kavunlu dondurması: 32 yıldır Bostancı'da gerçek meyvelerden dondurma üretiyor Yaşar usta. Kabuklarını fırçaladığı kavunu iştahla öneririz.
7. Kantin'in cheese cake'i: Şemsa Denizsel'in vişneli cheesecake'i bünyenize iyi gelecek, istikamet Nişantaşı.
8. Yanyalı Fehmi'nin arpacık soğanlı yahnisi: Kadıköy Çarşısı'ndaki Fehmi, hüsrana yol açmayan birinci sınıf bir esnaf lokantasıdır.Ama tek şeye indirgendiğinde, arpacık soğanlı yahnidir!
9. Salomanje'nin mücveri ve mozaik pastası: Küçükken annemizin evde yaptığı kabak mücverinin lezzetine en yakın olanı burada.Üstüne ev tipi mozaik pasta çok iyi geliyor.
10. Adem Baba'nın istavriti: Burada balık, sosuyla süsüyle değil lezzetiyle ön plandadır. Yalnızca günlük taze balık ve bol salata. İçki yok. İstavritleri o kadar lezzetli ki ,parmaklarınızı yiyebilirsiniz.
11. Ali Baba'nın köftesi: Önceleri bir minibüs köftecisiydi.Ünü kulaktan kulağa yayıldı, giderek dükkânı büyütüyor. Vaktiniz varsa masalarda köfte piyaz, yoksa ayaküstü köfte ekmek tavsiye ederiz.
12. Rejans'ın piroşkisi: Rejans zaten ambiyansıyla başlı başına bir İstanbul tadıdır. Piroşkisi de ağızda köpük gibi erir.
13. Tarihi Kireçburnu Fırını'nın kıymalı böreği: Tam 47 senelik geçmişi var. Özelliği; kıymasında kuşüzümü olması.
14. Divan Pub'ın pub salatası: Artık biraz demode olsa da,peyniri dil küpleri ve bilhassa da sosuyla, İstanbul lezzetleri arasında yeri ebedi olmalı.
15. Barba Yani'nin karidesli böreği: Burgazada'daki Yani amcanınRum mezeleri ve mastika likörü çok meşhurdur. Ama en iyisi karidesli böreği.
16. Vefa'nın bozası: Ekim gibi çıkan bozayı Tarihi Vefa Bozacısı'nda denemelisiniz.
17. Zeynel'in tavukgöğsü & kazandibi: Onca muhallebici var fakat Zeynel'in tavukgöğsü ve kazandibi, hele de üzeri dondurmalıysa, başkadır.
18. Karaköy Güllüoğlu'nun baklavası: Spesiyal baklavaları'Hekimbaşı'dır. Harcında ve şerbetinde ceviz, damla sakızı, zencefil, çörekotu, hindistancevizi, kakule, karanfil suyu,kişniş,safran, salep, tarçın ve portakal kabuğu olan tam bir enerji ürünü.
19. Sarıyer Börekçisi'nin poğaçası: Sarıyer meydanından Rumeli Kavağı'na giden yolun üzerindeki Tarihi Sarıyer Börekçisi yıllardır bu işin ustası. Poğaçası o kadar lezzetlidir ki böreğe benzer.
20. Emek Mantı'nın mantısı: Kayseri usulü mantıyı en güzel yapan yerlerin başında gelir. Çiğbörek ve yaprak sarma konusunda da çok başarılıdır.
21. Şampiyon Kokoreç: Adın­dan da anlaşılacağı gibi kokoreç konusunda 'şampiyon'dur. Beyoğlu Balık Pazarı'ndaki şubesini özellikle tavsiye ederiz; sacda domatesli ve acı pul biberli yapıyorlar.
22. Savoy'un milföy pastası: Kat kat çıtır milföy pastayı Cihangir'in en eski pastanelerinden Savoy'da denemelisiniz.
23. Teşvikiye Saray'ın tavuklu pilavı: Lokanta ilk kurulduğunda tavukgöğsü yapımında kullanılan tavuk etleri artınca pilava katılmış. Böylece tavuklu pilav ortaya çıkmış. Şu anda en çok sipariş aldığı yemek.
24. Kızılkayalar'ın hamburgeri: Lezzeti özel salçalı sosundan kaynaklanıyor. Özellikle gece yarısı Taksim'de eğlenceden dönerken yenmeli.
25. Bambi'nin dürüm döneri: Sıraselviler'de sıra sıra dizilmiş büfeler içinde en güzel dürüm döner yapan Bambi'dir.
26. Barış Büfe'nin dilli kaşarlı tostu: Bağdat Caddesi'nin klasiği, dillikaşarlı pide tostuyla tanınır.
27. Kanatçı Haydar'ın tavuk kanatları: Kömür ızgarada pişen kanatlar müthiştir.
28. The Marmara'nın salata ve kupları: Çeşit de, sunum da zengindir. Fonda ise şehrin en merkezi meydanının kozmopolit tadına varılır.
29. Yeniköy Börekçisi'nin kurabiyeleri: Üzeri susamlı tatlı kurabiyeleri çayın yanında vazgeçilmez tattır.
30. Çengelköy İskele'nin deniz mahsulleri güveci: Lezzeti ve bütün o malzemelerin verdiği enerji düşünülerek bu yemeğe Atom adı verilmiş.
31. Ağa Lokantası'nın şekerparesi: Beyoğlu ve Güneşli'deki Ağa Lokantası'nın şekerparesi kocaman, tam kıvamında.
32. Bebek Abbas'ın waffle'ı: Tüm waffle'cılara taş çıkartır.Bir de ekstra böğürtlen koyulursa, yemeyip yanında yatılır.
33. Loft'un incir ezmeli profiterolü: Loft'un başansı, bildik tatlara değişik yorumlar getiren, aşçılık eğitimi almış sahibinden geliyor.
34. Kaşıbeyaz'ın lahmacunu: Özelliği soğansız olması. Sarımsak ve tuzlu pide hamurundan yapılıyor ve sadece kuzu eti kullanılıyor.
35. Beyti'nin beyti kebabı: İsmini de spesiyali olan etten alıyor restoran. Beyti kebabında o kadar iddialılar yani.
36. Doğa Balık'ın salatası: Doğa Balık hem balıkları hem manzarasıyla ünlüdür. Balık tabii ki salatasız yenmez. Doğa'da salatalar Kazdağı'ndan getirilen özel otlarla yapılıyor.
37. Kıyı Restoran'ın yaprak ciğeri: Kıyı'nın balıklarını yanı sıra mezeleri de çok iyidir. Kuzu ciğeri bilumum baharatlara bulanıp kızgın yağda pişiriliyor. Ve üzerine dereotu serpilip sıcak servis ediliyor.
38. Cafe Wien'in şinitzeli: Reasürans'ın içindeki Cafe Wien,Viyana usulü şinitzeli en iyi yapanlardan.
39. Marmaris Büfe'nin Leyla'sı: Leyla, Marmaris Büfe'nin çikolatalı muzlu tostuna veri­len ad. Müdavimleri bu tosta dünyanın 8.harikası diyor.
40. Ayder'in kuru fasulyesi: Bağlarbaşı'ndaki salaş bir dükkânda, şehrin en iyi kuru fasulyesi yapılıyor. Fasulyeler bir gün öncesinden sütte güzellik uykusuna yatırılarak...
41. Konak Pastanesi'nin çikolatalı badem ezmesi: Konak Pastanesi'nin her şeyi ayrı bir efsanedir. Ayçöreği, ekler pastaları... Ama mantar şeklindeki çikolatalı badem ezmesinin üstüne yoktur. 42. Apik'in işkembe çorbası: Eğlenceden sonra geceyi iyi bir işkembe çorbasıyla tamamlamak adettendir. Apik Dolapdere'de, yılların emektarıdır.
43. Lokanta'nın kırmızı biber çorbası: Mehmet Gürs, tüm yemekleriyle mest ediyor. Közlenmiş kırmızı biber çorbasına öncelikle bayılıyoruz.
44. Hacı Abdullah'ın kompostoları: TürkOsmanlı mutfağının en şöhretlilerindendir. İster frambuaz, ister nar; kompostolar lezizdir.
45. Develi'nin çiğköftesi: Develi'nin Samatya'daki şubesi esastır. Burada çiğköfte şamfıstıklı yapılıyor.
46. Boğaziçi Borsa'nın hünkarbeğendisi: Türk mutfağını en iyi yapan yerlerin başında gelen Borsa'da klasik lezzetler, şık sunulur. Hünkarbeğendisi hiçbir yere benzemez.
47. Feriye'nin çilavı: Türk mutfağını enfes bir manzarayla birleştiriyor Feriye. Çilavımn nefaseti, içinin sakızlı olmasından kaynaklanıyor.
48. Teşvikiye Bahar Pastanesi'nin çikolatalı kestane tatlısı: Kafkas'ın kestane şekerlerine bir İstanbullu olarak rakiptir. Hep tazedir. Çikolata ile kestanenin bileşimi ve ağızda dağılışıinsanı mest eder.
49. İnci'nin profiterolü: Profiterolün icat edildiği pastanedir.Öz İnci, Hakiki İnci diye taklitleri türemişse de gerçeği İstiklal Caddesi'ndedir.
50. Bebek badem ezmesi: Tarihi Bebek Badem Ezmecisi'nin badem ezmesi insan ağzına götürürken erimeye başlar adeta. Çok hafiftir.
51. Balıkçı Hasan'ın lakerdası ve çoban salatası: Balıkların tazeliğinin sebebi haldeki balıkçıların sabah ilk olarak buraya satış yapmasındandır.
52. Sarıyer Muhallebicisi'nin kazandibi: Sütlü tatlılar, sahiplerinin çiftliğinde sağılan taze sütle yapılır.
53. Asitane'nin sebzeli sarması: İstanbul'da Osmanlı mutfağını en iyi sunan yerlerdendir. Sebzeli Asitane sarmasında közlenmiş patlıcan ve sarmısaklı köfte, nane asidesi ile ser­vis edilir.
54. Darüzziyafe'nin köftesi: Süleymaniye Camii'ninKülliyesi'ndeki restoranın spesiyali olan bu yemek biraz baharatlı ve inanılmaz lezzetli. İçinde üç farklı et bulunuyor. Köfteye fıstık ve baharatlar eklenip, yufkaya sarılıp pişiriliyor.
55. Çiya'nın kirece yatırılmış kabak tatlısı: KadıköyÇarşısı'ndaki Çiya'da maceradan korkmayın. Kapanışı mutlaka dışı çıtır,işi yumuşak olan kirece yatırılmış kabakla yapın.
56. Gezi Pastanesi'nin sıcak çikolatası: Kullanılan malzeme o kadar kaliteli ki, sıcak çikolata gerçek çikolata tadında.
57. Divan Pastanesi'nin çikolatası: İstanbul'un en iyi çikolatacısıdır. Özellikle prenses çikolata diye bilinen, içi bademli, üstü çikolata ve kakao kaplı olanları bir efsanedir.
58. Kanlıca'nın yoğurdu: O rengi pembemsi yoğurdun üstüne pudra şekeri dökünce ummadık bir tat çıkar ortaya. İstanbul'un kendine has bu yoğurdunu vapurda tatmak da ayrı bir keyiftir.
59. Park Şamdan'ın kuzu kaburga veya kuzu külbastısı: 20 yıldır İstanbul'da klasikleşmiş bir restoran olan Park Şamdan mutfağının yıllardır değişmeyen özel yemeği kuzu kaburga ve kuzu külbastıdır.
60. Sultanahmet köftesi: Orijinali Sultanahmet'teki Selim Usta'nın dükkânıdır. Kıyma, köfte haline geldikten sonra bir gün dinlendirilir.
61. Markiz Pastanesi'nin makaronu: Genellikle badem aromalı olan bu lezzetin, Markiz'de fıstıklı, güllü ve vanilyalısını da bulabilirsiniz.
62. Murtaza'nın buzlu bademi: Özellikle rakıyla çok iyi gider. Nişantaşı'nda seyyar arabada satan Murtaza'nın buzlu bademi en iyilerdendir.
Çanakkale'den geliyor ve her daim taze oluyor.
63. Hamdi'nin kebapları: Mısır Çarşısı'nın hemen arkasındaki Hamdi Et Lokantası'nın kebapları da muhteşem Haliç manzarası kadar iz bırakır.
64. Yakup'un çiroz salatası: Meyhane kültürünün öncülerinden Yakup'un mezelerinin en güzeli çiroz salatasıdır.
65. Beyoğlu Lades'in menemeni: Kendilerine özgü bu menemenin en önemli malzemesi, olmazsa olmazı salça. 30 senedir tadı hiç değişmeyen ev yapımı salça kullanıyorlar.
66. Han'ın inegöl köftesi: Bostancı'da ve Şaşkınbakkal'da iki şubesi var Han Restoran'ın. Yıllardır en çok tercih edilen lezzet İnegöl köfte.
67. Hain Köfte'nin sucuk köf­tesi: Levent sanayinin içindedir Hain Köfte. Üç çeşit köftesinden en iyisi sarımsaklı sucuk köftesidir.
68. Ethemefendi 36'nın frambuazlı muhallebisi: Bu muhallebi, bildiklerinizden çok farklı. Sakızlı, frambuaz soslu ve de üstü dondurmalı.
69. Filibe Köftecisi'nin köftesi: Ekmek arası köfte, Sirkeci'de vapura binmeden önce ayak üstü çok iyi gider.
70. Günaydın'ın etli pidesi: Eti kendi çiftliklerindensağladıkları için yıllardır aynı lezzette.
71. Anadolu Kavağı'nda midye tava: Ekmek arası, tarator soslu iki çöp midye tava, Boğaz'a karşı en büyük keyiftir.
72. Erenköy'de sokak simitçi­si: Erenköy'de Starbucks'm karşı kaldırımındaki simitçiyi deneyin. Simidi ikiye bölüp arasına krem peynir ve zeytin ezmesi sürüyor. Simit Sarayları'ndan çok daha çıtır.
73. Köprüaltı'nda balık: Altınboynuz manzarasına karşı hesaplı yemek için doğru adres buradaki 'balıkekmek'çiler.
74. Çengelköy hıyarı: Çengelköy'ün salatalığı daha körpe,hoş kokulu ve kütür kütürdür. Haziran 20'den Temmuz 10'a kadar çıkar. Bu tarihler dışında Çengelköy'den geldi denilirse sakın ola aldanmayın!
75. İmroz'un hamsisi: Zeytinyağında kızarmış, çıtır çıtır ve üzeri kekikli servis edilir.
76. Tuğra'nın Osmanlı usulü tavuk çorbası: Çırağan Sarayı'ndaki Tuğra'da tavuk suyu çorba özel bir tarifle, yoğurt ve pırasa katılarak hazırlanıyor.
77. Pandeli'nin böreği: Mısır Çarşısı'nın girişindeki restoranda masa bulabilirseniz, üstünde bir parça dönerle servis edilen böreği denemelisiniz.
78. Refik'in gül işkembesi: Asmalımescit'teki Refik mezeleriyle meşhurdur. Bu mezelerden en ilginci gül işkembesi.
79. Ortaköy'ün kumpiri: Bol kaşarlı, sosisli, salamlı, Rus salatalı, mayonezli, ketçaplı dev kumpir için Ortaköy girişindeki çift sıralı kumpircilerden birini seçebilirsiniz.
80. Padişah Sofrası'nın közde pilici: Şişli'deki mekânın özelliği, piliç ve kuzuyu tamamen doğal odun ateşinde pişirmesi. Hem lezzetli hem çıtır oluyor.
81. Fatih Sarmacısı'nın sar­ması: İçine bolca kayısımarmeladı sürülüp rulo yapılmış, şerbete yatırılmış, büyükçe bir pandispanya. 60 yıldır aynı ufak dükkânda satılır.
82. Asri Turşucu'nun turşusu: Sırrı kullanılan koruk ve Uludağ suyunda saklı. Klasiklerin yanı sıra bamya ve erik gibi çeşitler de var.
83. Arnavutköy'ün çileği: Artık çilek deyince kocaman, tuhaf şekilli hormonlu bir meyve geliyor aklımıza. Arnavutköy'ün pembebeyaz,mis kokan çilekleri nadir bulunuyor.
84. Emirgan Çınaraltı'nın çay ve poğaçası: Burada'tavşankanı'çay içme keyfi bambaşka. Bunca yeni, alternatif su kenarı kahvaltı mekânına rağmen.
85. Lacivert'in uskumru dolması: Pirinçten çok soğan içeriyor.Asıl sırrı ise içine katılan kişnişte.
86. Beyaz Fırın'ın paskalya çöreği: Kadıköy Çarşısı'ndaki eski dükkândan farklı olarak Çiftehavuzlar'da 'modernize' çeşitler de var. Ama paskalya çöreği her zaman bir numara.
87. Hacıbekir'in akide şekeri: Anlatmaya gerek var mı? Lokumları da nefistir ama asıl akideleri oyuncak gibidir.
88. Giritli'nin ahtapotu: Minyatür kaselerde gelen tüm mezeleri ayrı güzellikte ama salkım saçak gelen ehlileştirilmemiş görüntüdeki pamuk ahtapotu, rüyalara giren cinsten.
89. Mavi'nin patlıcanlı börekitası: Nişantaşı'ndaki Mavi,yıllardır değişmeyen buluşma noktalarından. Krepleri, salataları, çeşidi az olsa da tatlıları hep iyidir ama patlıcanlı börekitası az bulunur özelliktedir.
90. Todori'nin marine edilmiş çiğ balığı:Caddebostan'daki Todori, 'karşı'nın en iyi balıkçılarındandır. Başlangıçlardan marine çiğ balığı, balık köftesi ve uskumrusu müthiştir. 91. House Cafe'nin naneli limonatası: Şehrin göbeğinde, ıhlamur ve dut ağaçlan altında yapılan çok özel bir keyif.
92. Çeşni'nin işkembe sotesi: Çiftehavuzlar'daki mütevazı et lokantası, damağınızı delirtebilecek kudrette bir işkembe sote yapıyor; güveçte.
93. Set'in balık kokoreci: Kireçburnu'ndaki Set'in her şeyi taze ve lezizdir. Balık kokoreci başka dünyalara götürür.
94. Pera Palas'ta 5 çayı: Süslü koltuklara kurulup, 'kuru pasta'ile bir fincan çay içmeyeli ne kadar oldu?
95. 'Sabırtaşı'nın içliköftesi: İstiklal Caddesi'ndeki'Sabırtaşı' Ali amcanın doyumsuz içliköftelerini, eşi evde yapar.
96. Zencefil'in sebze salatası: Vejetaryen lokantası Zencefil'de kabaklı, soya fasulyeli sebze salatasını denemelisiniz; üzerinde nar taneleri bile var. Yanında Zencefil'in özel ekmeklerinden de isteyin.
97. Antre'nin peynirleri: Tam 35 çeşit Türk peyniri var burada. Peynir konusunda seçiciyseniz uğrayın.
98. Has Ekmek Fırını'nın ekmeği/pidesi: Çınaraltıkahvaltılarında Çengelköy'deki Has Ekmek'in simitleri, pideleri çok iyi gider.150 yıllık fırında her daim 'Ramazan pidesi' bulmak mümkün. Üstüne 'şifa' denilen özel bir karışım sürülen pideler odun fırınında pişiriliyor.
99. Kanaat Lokantası'nın 'sorbe'si: Üsküdar'daki Kanaat'in sorbe havasındaki meyveli dondurmaları meşhurdur. Katkı maddesi yok,salep Yozgat'tan, süt Çekmeköy'den...
100. Hünkar'ın ılık irmik helvası: Feridun Ügümü'nün özel tereyağlı, ılık irmik helvası, tatlıyla hiç işi olmayanları bile teslim alır

Thursday, 19 June 2008



Hotel Fidanka Houses

"Feeling like a large house rather than a hotel, Fidanka House will gently ease away all your stresses. Trailed in pretty flowers and plants, the stoned wall exterior of the building looks as if it has stood there for centuries yet it is a relative newcomer, built in 2002. Neatly carved into the hillside, this hotel is not for the less mobile but the views of the bay more than make up for the number of steps throughout the property. Inside, the bohemian decor is a world away from many modern, soulless hotels. Each room is individual and personal, homely touches are around every corner. Rooms have either one or two bedrooms and all have views out to sea as well as a terrace to view them from. The tiered terraces around the House are full of plants, flowers and water features which make you feel as if you are in a secret garden deep in the heart of Turkey. With sweeping views over kalkan Bay, the pool area here is special. As well as the pool there is a small sunbathing platform and a bar should you need some liquid refreshment. Another great feature of this property is the rooftop restaurant where traditional Turkish food is created daily as well as international favourites. For a different dining experience there is also a barbecue garden with stone oven. Kalkan Beach is only a 250 metre walk away – which is far enough when carrying bags of towels, sun cream and inflatables! The resort centre with all the usual amenities is only 1.5km away and easily accessible by car."

To see more you should visit :

www.fidanka.com

Tuesday, 17 June 2008

24 days to go!





Yep. In 24 days we are leaving for Kalkan, Turkey. Bit of holiday bit of checking the market...

Kalkan Patio Homes are our target, my mother has a place close by, so we'll be staying there, but I will post some info on my favorite spot to stay in Kalkan.


If you are thinking to invest on a house aboard you should check :



Invest in Kalkan, Turkey




About Turkey:

Turkey straddles two continents with Europe on one side and Asia on the other; a beautiful country, it is surrounded by the Aegean, Black, Mediterranean and Marmara Seas and is famous for its wonderful bays and golden beaches.
A country that is three times larger than Britain, Turkey has something to offer everyone: with charming fishing villages, bustling holiday resorts with frenetic nightlife, cultural tours and challenging outdoor pursuits. Life in Turkey is laidback and inexpensive with a wonderful climate and people that are engaging, warm and hospitable.

Bearing the influences of the oldest civilizations and religions, the Greeks and Romans built gorgeous cities here and evidence of Turkey’s rich heritage is visible on every corner.Yet despite its rich historical background, a buzzing up to date atmosphere prevails.

Turkey is most definitely looking to the future and currently undergoing huge changes to allow for full membership of the European Union, expected in 2015. With one of the world's fastest growing economies, it is also becoming increasingly popular for people looking for a sound property investment.With property prices equivalent to that of Spain in the mid- 80's, Turkey is the next property hotspot, so now's the time to buy!


An artical about Kalkan from Telegraph.uk.co

"Turkey may not be known for luxury, but Ginetta Verdrickas discovers a Turquoise Coast scheme that is changing perceptions
At times, Turkey's property market has looked well and truly stuffed. Bird flu, terrorism and a general suspicion of this predominantly Muslim country's proposed EU entry has limited sales, which have been mostly low-end apartments lining parts of the coast."


"Compared with many resorts, Kalkan is relatively sophisticated. Tour buses stop at nearby Fethiye, leaving Kalkan to the more upmarket traveller. It's the perfect base to explore the coastline and rural villages which make up much of the area. Set in a secluded bay, Kalkan's cobbled streets give a hint of the old unspoilt Turkey, with traditional chai tea houses sitting next to smart restaurants." by Telegraph.uk.co

Monday, 16 June 2008

One of the most spectacular landscapes in the world !





"Cappadocia region is the general area between Hasan Volcano, Erciyes Volcano, Aladaglar Mountain range and river Kizilirmak. It is an ancient name given to this geographical region. Cappadocia has been declared World's Cultural and Natural Heritage by UNESCO on 24th November 1986. Its canyons and valleys are both a natural wonder and a home for nearly two thousand years old churches with beautiful wall paintings as the first Christian communities as early as only 60 A.D started living in these fantastically shaped valleys as canyons.
The story of these unique landscape goes back to 25 million years when many volcanoes spewed out layers and layers of volcanic material including lava, basalt, ignimbrite and ash. The incredible amounts of volcanic materials has made the area like a fairy tale land. And the yellow rocks in are all part of fantastic display of the wonders of nature in its surreal landscape.
The history of the region is also very rich. The soft rock structure has made the area ideal for settlements starting from the very early times in history. There are settlements from the prehistoric age in the area but the most interesting part of Cappadocia history is the Roman era and the Christian era. Shortly after St. Paul's visit to the area the first Christian communities started to form and some of the most important figures in Christian history, such as St. Basil who set the rules of monastic life and monasteries. St. Gregory and the other saints also lived in the area. The Christians had to hide from Romans until 313 AD when Christianity was allowed within the borders of East Roman Empire. They used the underground caves left from earlier ages and and successfully turned them into large underground cities." http://www.anatolianhouses.com/

Anatolian Houses is THE PLACE to stay. Check their website, guest testimonies and the gallery. I know, you will agree with me.
Custom Search

India by N Davis